Birleşmiş Milletler (BM), Gazze’deki artan saldırılar karşısında etkisiz kaldığı yönünde eleştiriler alıyor. 1956 yılında BM barış güçlerinin ilk kez konuşlandırıldığı Sina ve Gazze, o dönemdeki krizlerde uluslararası müdahalenin nasıl işleyebileceğine dair önemli dersler sunuyor. Ancak günümüzde, özellikle ABD'nin İsrail'e sağladığı destek nedeniyle BM’nin etkinliği sorgulanıyor.

BM Güvenlik Konseyi, son dönemde en az altı kez, ateşkes ve yardıma erişim taleplerini veto etti. Bu durum, uluslararası toplumun Gazze’deki duruma müdahale etme isteksizliğini gözler önüne seriyor. Uzmanlar, BM’nin etkinliğinin, üye devletlerin siyasi iradesine bağlı olduğunu vurguluyor. Gazze’deki trajedinin durdurulması için uluslararası toplumun daha kararlı adımlar atması gerektiği ifade ediliyor.

İsrail'in "insani şehir" planı gündemde: Gizli amaçlar ne?
İsrail'in "insani şehir" planı gündemde: Gizli amaçlar ne?
İçeriği Görüntüle

BM’nin üye devletleri, geçmişteki soykırımlarda olduğu gibi, bu durumu tanımakta ve harekete geçmekte yetersiz kalıyor. Örneğin, Ruanda ve Bosna'daki soykırımların tanınması, ancak olayların ardından gerçekleşti. Gazze’de ise, BM’nin en üst düzey araştırma organı, İsrail’i soykırım suçlamasıyla yargıladı.

BM’nin güçsüzlüğünün ardında, büyük güçlerin müdahale isteksizliği yatıyor. Uzmanlar, BM’nin yalnızca üye devletlerin iradesiyle etkili olabileceğini belirtiyor. Gazze’deki insanlık dramının sona ermesi için uluslararası toplumun harekete geçmesi elzem görünüyor. Bu bağlamda, BM’nin geçmişteki başarısızlıkları, Gazze’deki durumu daha da karmaşık hale getiriyor ve uluslararası hukukun uygulanabilirliğini sorgulatıyor.

daily ummah