Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'nın 11 Temmuz 1995'te Ratko Mladic komutasındaki Sırp birliklerce ele geçirilmesinin ardından başlayan ve kısa zaman içinde 8 binden fazla Boşnak sivilin hunharca katledildiği soykırım, Boşnak halkının kanayan yarası olmayı sürdürüyor.

Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen Srebrenitsa soykırımı, aradan geçen 29 yıla rağmen kurban yakınlarının en derin acısı olarak yüreklerdeki yerini koruyor.

İsrail'de aşırı sağcılar, Filistinlilerin sürülmesini ve Gazze'ye yerleşmeyi istiyor İsrail'de aşırı sağcılar, Filistinlilerin sürülmesini ve Gazze'ye yerleşmeyi istiyor

Srebrenitsa soykırımının 29. yıl dönümü kapsamında anma programı ve cenaze töreninin düzenleneceği 11 Temmuz'da, kimlik tespiti yapılan ve ailesinin onay verdiği 14 soykırım kurbanı daha Potoçari Anıt Mezarlığı'na defnedilecek.

Sırp komutan Mladic'den "Türk" ifadesi

Lahey'deki uluslararası mahkeme tarafından, aralarında Srebrenitsa soykırımının da bulunduğu birçok savaş suçundan müebbet hapse mahkum edilen Ratko Mladic, 11 Temmuz 1995'te emrindeki Sırp askerlerle Srebrenitsa'yı ele geçirdi.

Sırp bayramı arifesinde Srebrenitsa'yı Sırp milletine armağan ettiklerini söyleyen Mladic, "Nihayet bu topraklarda Türklerden (bölgede Müslümanlara Türk de deniliyor) intikam alma zamanı gelmiştir." ifadelerini kullandı.

Şehirde yaşayan siviller, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde bölgede görev yapan Hollandalı askerlere sığınarak hayatta kalmayı umsa da Hollandalılar istisnasız herkesi Sırp birliklerine teslim etti.

Nihayetinde yalnızca birkaç gün içinde Srebrenitsa ve civarındaki yerleşimlerden en az 8 bin 372 kişi acımasızca katledildi, çok sayıda aile evlerinden sürgün edildi.

Binlerce sivil "ölüm yolu"nda katledildi

Srebrenitsa'nın Sırp askerlerin eline geçmesinin ardından Hollandalılara sığınmak istemeyen Boşnakların bir bölümü orman yolundan Bosna Hersek ordusunun kontrolündeki bölgeye ulaşmak istedi.

Orman yolunu seçenlerin büyük çoğunluğunun kaderi de BM üssüne sığınanların kaderiyle aynı oldu. Halk arasında "ölüm yolu" olarak da anılan orman yolundan giden binlerce Boşnak sivil, Sırpların kurduğu tuzaklarda hayatını kaybetti.

Hollandalı askerlere sığınan siviller ise ilk gecenin ardından başlarına gelecekleri anlarken, üs olarak kullanılan akümülatör fabrikasında tutulan sivillerin yanına giren Sırplar, kimlik kontrolü yapıp keyfi bir seçimle bazı erkekleri götürdü.

Ertesi gün, Hollandalı askerlerin yalnızca birkaç metre ilerisinde, üssün hemen dışında bekleyen Sırp askerleri, kadın ve çocukları otobüslere bindirdi, erkekleri ise hemen orada ailelerinden ayırdı.

Ailelerinden ayrılan binlerce erkek katledilip farklı toplu mezarlara gömülürken, kadın ve çocuklar yıllardır yaşadıkları memleketlerinden sürgün edildi.

Sırplar, erkekleri öldürerek Boşnak nüfusu yok etmeyi amaçlarken, bunun adına etnik temizlik dediler.

Hollanda "kısmen" suçlu bulundu

Srebrenitsalı Boşnak sivillerin sığındığı Hollandalı BM askerlerinin soykırımdaki rolü, aradan geçen yıllara rağmen tartışılıyor.

Kentin işgal edilmesinin ardından çekilen ve kamuoyunun da aşina olduğu görüntülerde, Hollandalı komutan Thom Karremans'ın 11 Temmuz 1995'te bir araya geldiği Mladic karşısında el pençe durması dikkati çekiyor.

Kente giren Sırplara ateş açıldığı için Karremans'ın ifadesini alan Mladic'in, görüntülerin sonunda ise Karremans'a içki ısmarladığı ve ikilinin birlikte kadeh kaldırdığı görülüyor.

Hollandalı askerlerin Srebrenitsa'dan uğurlanması öncesinde ise Mladic'in, Karremans ve ailesine çeşitli hediyeler vermesi de bir başka ilgi çekici detay olarak göze çarpıyor.

Karremans hiçbir zaman yaşananlar yüzünden yargılanmazken, Hollanda devleti ise Srebrenitsa'daki soykırımdan "kısmen" suçlu bulundu.

Kurban yakınlarınca 2007'de açılan davada, Lahey Bölge Mahkemesi, Srebrenitsa'nın işgali sırasında BM bünyesinde görevli Hollandalı askerlere sığınan 300 Boşnak sivilin Sırplara teslim edilmesinden Hollanda'yı suçlu buldu.

Srebrenitsa soykırımı sorumlularından 45'i 699 yıl, 4'ü müebbet hapis aldı

Ülkede 1992-1995'te yaşanan savaşta, Birleşmiş Milletlerin (BM) "güvenli bölge" ilan etmesine rağmen 11 Temmuz 1995'te Sırp komutan Ratko Mladic'e bağlı Sırp birliklerince işgal edilen Srebrenitsa'da sadece birkaç gün içinde en az 8 bin 372 Boşnak acımasızca katledildi.

Hollanda'nın Lahey kentindeki eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinde (ICTY) görülen davada, Sırp komutan Mladic aralarında soykırımın da bulunduğu birçok suçtan müebbet hapse mahkum edildi. Mladic'in, 8 Haziran 2021'deki temyiz duruşmasında müebbet hapis cezası onandı.

Ülkedeki savaşta, Bosnalı Sırpların lideri olan Radovan Karadzic de Srebrenitsa Soykırımı dahil birçok suçtan önce 40 yıl, ardından temyiz davasında müebbet hapse mahkum oldu.

ICTY'de görülen Srebrenitsa davalarında, eski Sırp yetkililer Ljubisa Beara ve Vujadin Popovic de müebbet hapse mahkum edildi.

Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı, 2007'de aldığı kararda, ICTY'den gelen kanıtlar doğrultusunda Srebrenitsa ve civarında yaşananları "soykırım" olarak nitelendirdi.

Editör: Islamist Agenda