ABD merkezli yardım kuruluşu Rahma Worldwide, yeni kurulan Gazze Yardım Vakfı’nın (GHF), kendi logosunu izinsiz bir şekilde yardım dağıtım kutularında kullanarak yanlış bir ortaklık algısı oluşturduğunu iddia etti. Kuruluş, GHF’nin yardım dağıtım sürecine dahil olmadıklarını ve bu süreçte silahlı grupların varlığına karşı olduklarını belirtti.
Rahma Worldwide’dan yapılan açıklamada, “Yardım kutularımızın logolarımızla dağıtıldığını gördük ancak bu süreçte doğrudan bir katılımımız olmadı.” ifadeleri kullanıldı. Rahma, GHF’nin yardımları devralma talebini reddettiklerini ve dağıtıma izin vermediklerini vurguladı. Ancak, The Guardian’ın haberine göre, Rahma, lojistik sorunlar nedeniyle yardımları GHF’ye teslim etmek zorunda kaldı.
Rahma’nın ortağı olan Heroic Hearts adlı kuruluşun başkanı Siraj Muhammad da benzer bir açıklama yaparak, GHF ile herhangi bir ortaklıklarının olmadığını ve medyada dolaşan görüntülerin yanlış bir algıya neden olduğunu belirtti. Heroic Hearts ve Rahma Worldwide, Gazze’deki savunmasız ailelere destek amacıyla bir kerelik yardım malzemesi gönderdiklerini ifade etti.
Uluslararası eleştiriler
GHF’nin yardımları yalnızca dört “güvenli dağıtım merkezinde” toplaması, Gazze’nin kuzeyindeki sivillerin yerinden edilmesine yol açtığı için “insanlığa karşı suç” olarak nitelendiriliyor. İsrail’in daha önceki yardım dağıtım merkezlerine, fırınlara ve yardım konvoylarına yönelik saldırılarında yüzlerce Filistinli hayatını kaybetmişti. Ayrıca, İsrail’in Ocak 2024’te UNRWA’yı (Filistinli mültecilere yardım eden BM ajansı) ülkeden yasaklaması, yardım sisteminin çökmesine neden oldu.
BM Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, GHF’nin planlarını “şiddet ve yerinden etmenin bir kılıfı” olarak tanımladı. Uluslararası Adalet Divanı’nın 2024’te aldığı, Gazze’de sivillerin korunması ve insani yardım sağlanması yönündeki kararına rağmen, durumun hızla kötüleştiği belirtiliyor. 2025’te yapılan bir ankette, Gazze’de çalışan 35 insani yardım kuruluşunun tamamı, İsrail’in yaklaşımını “etkisiz, yetersiz veya sistematik olarak engelleyici” olarak değerlendirdi.
Hak savunucuları, yıllardır yapılan uyarıların göz ardı edildiğini ve Gazze’de yaklaşmakta olan kıtlığın, sistematik olarak gıdadan mahrum bırakılmış bir nüfusu etkilediğini vurguluyor.