İslam Dünyası

Tunus'ta Halk Akımı Partisi, Gazze için açlık grevi başlattı

Tunus'ta Halk Akımı Partisi, İsrail'in saldırıları ve ablukası nedeniyle kıtlık yaşanan Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerle dayanışma için bir haftalık açlık grevi başlattı.

Partiden yapılan açıklamada, "Bizler, bir grup aktivist olarak, Gazze halkıyla ve çektikleri acılarla dayanışma amacıyla pazar günü itibarıyla başkent Tunus'taki parti merkezinde bir hafta sürecek açlık grevi başlattığımızı duyuruyoruz." ifadesine yer verildi.

Açıklamada, bunun, "Gazze'de aç ve susuz kalan Filistinlileri yalnız bırakmamak için yapılan imanın en düşük mertebesi niteliğinde bir mücadele" olduğu kaydedildi.

İslam dünyasına ve diğer dünya ülkelerine, tüm insanlığı siyonizmden kurtarmak için protestolarını artırmaları çağrısı yapılan açıklamada, "Gazze'deki aziz halkımız, sizin açlığınız bizim açlığımızdır, sizin düşmanınız bizim düşmanımızdır. Herhangi bir yerde ve gök kubbe altında yürütülen direnişe selam olsun." denildi.

Partinin sosyal medya hesaplarından paylaşılan fotoğraflara göre, Gazze ile dayanışma amacıyla başlatılan açlık grevine partinin 15 üyesi katılıyor.

Gazze "açlıktan" ölüyor

İsrail'in saldırıları ve insani yardım girişini kısıtlayan sıkı ablukası altındaki Gazze Şeridi, açlığın yayıldığı, su, ilaç, tıbbi gereçler ve hijyen malzemesinin bulunamadığı insani felaketi yaşıyor.

Başta çocuklar olmak üzere, Gazze Şeridi'nde açlık nedeniyle ölümler artıyor. Yerel ve uluslararası çevreler, İsrail'in "açlığı ve susuzluğu silah olarak" kullandığını belirtiyor.

Sivil altyapıyı da tahrip ederek Gazze'nin yüzde 88'ini yıkan işgalci İsrail ordusu, sürgün emirleriyle yerinden ettiği Filistinlileri sık sık barındıkları bölgelerde hedef alıyor.

Nüfusu yaklaşık 2,3 milyon olan Gazze'de İsrail'in saldırıları ve sürgün emirleriyle yerinden edilenlerin sayısının 2 milyona ulaştığı, çok sayıda kişinin defalarca yerinden edildiği belirtiliyor.

Temel malzemelerden yoksun şekilde yerinden edilen Filistinliler, derme çatma çadırlarda veya aşırı kalabalıklar içinde hijyen malzemelerinin eksikliğinde lavaboların bile yetersiz olduğu, bulaşıcı hastalıkların yayıldığı okullarda hayatta kalmaya çalışıyor.

İşgalci İsrail ordusu ise günlük düzenlediği saldırılarla yerinden edilenlerin çadırlarını ve barındığı sivil noktaları bombalıyor.