Esed kalıntıları, Suriye'deki gruplara para aktarıyor
Esed kalıntıları, Suriye'deki gruplara para aktarıyor
İçeriği Görüntüle

İsrail işgal devleti, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde kalan direnişçilere karşı askeri çözüm seçeneğine başvurmasına rağmen, beklediği sonuçları alamadı. Direnişin iradesini kırma ve askeri zafer imajı verme çabaları, Filistinli savaşçıların sergilediği farklı bir direniş manzarasıyla tam tersi bir etki yarattı.

İsrail güvenlik çevrelerinde, Filistinli savaşçıların asla teslim olmadığı, bunun yerine "iki güzel sondan birini: zafer veya şehadeti" seçtiği yönünde bir kanaat yerleşmişti. Bu savaşçı inancı, direnişin nesilleri boyunca sürmekte.

Bu bağlamda hazırlanan rapor, Refah Tugayı'nın 30 yılı aşkın süredir işgal devleti için nasıl en karmaşık güvenlik sorunlarından biri haline geldiğini inceliyor.

Tugayın yapısı ve kurulumu

Refah Tugayı, Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'nı oluşturan beş tugaydan biridir. Doğu sınırından Batı sahiline kadar sıkı bir coğrafi dağılıma göre faaliyet gösteren dört taburdan oluşur: Doğu Taburu, Yebna Taburu, Şabura Taburu ve Batı Taburu.

Kurucu liderlerinin birçoğunun suikastla öldürülmesine rağmen, tugay örgütsel bütünlüğünü korumuş, kendini yenileme ve inovasyon yeteneğini sürdürmüştür. Bu özellik, onu Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda en karmaşık askeri birimlerden biri yapmıştır.

Tugayın kökeni, 1993 yılına kadar uzanır. Raid el-Attar ve Muhammed Ebu Şemale, o dönemin komutanı Muhammed Dayf'tan aldıkları doğrudan görevle, Oslo Anlaşması ve Filistin Yönetimi güvenlik aygıtlarının direnişçileri takibi gibi karmaşık güvenlik ve siyasi koşullar altında ilk direniş hücrelerini kurmaya başladı.

Önemli operasyonlar

Kuruluşundan sadece bir yıl sonra, tugay, aralarında "Morag" yerleşimine yapılan saldırı ve bir İsrail askeri cipini pusuya düşürerek bir subayın 28 kurşunla öldürüldüğü cesur bir operasyonun da bulunduğu bir dizi nitelikli operasyon gerçekleştirdi.

Liderler, Filistin Yönetimi tarafından defalarca tutuklanmalarına rağmen, her serbest kalışlarının ardından gizlice sahaya döndüler. 1998'deki "Guş Katif" operasyonu, şehit Suhayıb Temraz'ın bir askeri öldürüp iki askeri yaraladığı nitelikli eylemle dönüm noktası oldu.

  • Şalit'ten Goldin'e: 2000'deki Aksa İntifadası ile Kassam Tugayları saflarını yeniden düzenledi ve Ebu Şemale liderliğinde, el-Attar ve Muhammed es-Sinvar'ın üyeliğiyle ilk Askeri Konsey kuruldu. Tecrübeler birikerek Refah, havan toplarından patlayıcılara kadar direniş araçlarının test alanı haline geldi.

  • Haziran 2006'da, el-Attar ve Ebu Şemale'nin planladığı "Hayal Kırıklığı" operasyonu gerçekleştirildi ve İsrailli asker Gilad Şalit, Kerem Ebu Salim mevkiindeki bir tankın içinden esir alındı.

  • 2014 saldırısı sırasında ise tugay savaşçıları, geçen ay takas anlaşmasıyla serbest bırakılmadan önce on bir yıl direnişin elinde kalan subay Hadar Goldin'i esir almayı başardı. Bu savaşta İsrail, el-Attar ve Ebu Şemale'yi suikastla öldürerek yirmi yılı aşkın bir askeri faaliyet dönemini kapattı. Onların ardından tugay komutasını devralan Muhammed Şebane, birliği yeniden inşa ederek sahadaki en etkili direniş tugaylarından biri haline getirdi.

Aksa Tufanı ve güncel durum

7 Ekim 2023'te Refah Tugayı savaşçıları, "Sofa" ve Kerem Ebu Salim gibi Gazze çevresindeki birçok askeri mevkiyi ele geçirdi. İsrail saldırıları başladığında ise Refah, bir buçuk milyondan fazla yerinden edilmiş kişiyi barındırarak dünyanın en büyük barınma merkezine dönüştü.

İsrail ordusu, Nisan 2024'te şehri ateş kemerleri ve halı bombardımanı politikasıyla işgal etti. 6 Mayıs'ta tam kontrol ilan etmesine rağmen askerlerini şehirde tutmaya devam etti. Refah, Hamas Genel Komutanı Yahya Sinvar'ın işgal kuvvetleriyle doğrudan çatışmada şehit olmasına kadar eşsiz bir direniş modeli sundu.

Mart 2025'te İsrail saldırılarının yenilenmesiyle işgal, Refah'ın kuzey kenarlarında ateş kontrolü kurarak şehri Han Yunus'tan izole etti. Tugay savaşçıları, tünel ağı ve savunma düğümleri içinde konuşlanmış durumda.

Kassam Tugayları'ndan bir kaynağın Kudüs Basın'a aktardığına göre, iletişim araçlarının tamamen kesik olması nedeniyle, savaşçıların çoğunlukla Şabura ve Yebna mahallelerindeki tünellerde tahkim edilmiş durumda oldukları belirtildi.

Daily Ummah