İran merkezli olduğu belirtilen siber saldırı grubu “Hanzala”, İsrail'in nükleer yapısındaki kilit isimlerden biri olan kıdemli mühendis Isaac Girtz'e karşı "cesur" bir operasyon düzenlediğini ifade etti.
Grup, Girtz'in evinin dışındaki otomobiline sızdığını ve aracın içine bir buket gül yerleştirdiğini açıkladı. Hanzala, bu eylemin bir mesaj taşıdığını ve doğrudan soykırımcı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu hedef aldığını belirtti.
Operasyonun zamanlaması dikkat çekiciydi; eylem, 27 Kasım 2020'de Tahran yakınlarında suikast sonucu öldürülen İranlı nükleer bilim adamı Muhsin Fahrizade'nin beşinci ölüm yıl dönümüne denk geldi. Hackerlar, Girtz'in evinin dışında arabasına çiçekleri bıraktıkları anı gösteren bir video yayınladı.
Soreq Nükleer Merkezi verileri ele geçirildi iddiası
İran'ın ISNA haber ajansına göre, "Hanzala" grubu, İsrail'in Soreq Nükleer Araştırma Merkezi'ne siber saldırı düzenleyerek Girtz'in tüm kişisel verilerine eriştiğini iddia etti. Ele geçirilen bilgiler arasında mühendisin e-posta adresi, ev adresi ve geçmiş ile mevcut iş yerlerine dair ayrıntılı kayıtlar bulunuyor.
Isaac Girtz, İsrail'in ileri düzey Saraf tesisinde bir sistem mühendisi olarak görev yapıyor. İsrail'in nükleer yapısında stratejik bir konuma sahip olan Girtz'in, ulusal güvenlik projelerinde önemli bir rol oynadığı biliniyor. Soreq tesisi ise içinde bir nükleer reaktör barındırdığı için İsrail için hayati önem taşımaya devam ediyor.
İsrail hükümetinden sessizlik
Olay, İsrail medyasında geniş yer bulmasına rağmen, işgalci İsrail makamlarından herhangi bir resmi yanıt veya açıklama gelmedi. Hükümet konuyla ilgili sessizliğini koruyor.
Hacker grubu, resmi internet sitelerinde işgalci İsrail halkına yönelik de bir mesaj yayınladı. Mesajda, siber ve potansiyel olarak fiziksel sızmanın ciddiyetini vurgulayan çarpıcı ifadeler yer aldı:
“Sokaklarınızda yürüyoruz, havanızı soluyoruz ve güvende sandığınız yerlerde duruyoruz.”
Bu operasyon, sadece bir siber saldırıdan ibaret olmayıp, İsrailli bir yetkilinin evine yakın fiziksel bir alana sızma potansiyeli taşıması nedeniyle güvenlik birimleri için derin bir endişe kaynağı olarak görülüyor.
