İsrail Parlamentosu (Knesset) üyesi ve "Demokratik Barış ve Eşitlik Cephesi" üyesi Ofer Cassif, Gazze'ye yönelik devam eden saldırılarla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Cassif, bir televizyon röportajında, "İsrail Gazze'de soykırım yapıyor. Bu, uluslararası hukuka göre bir suçtur ve durdurulması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Cassif, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda da soykırımın tanımına atıfta bulunarak, "Soykırım, bir ulusal, etnik, ırksal ya da dini grubun, bu kimliği nedeniyle kısmen ya da tamamen yok edilmesi amacıyla yapılan eylemleri içerir. Gazze'de yaşananlar tam olarak budur." dedi.
"Hükümet suçludur, direnmeliyiz"
Cassif, İsrail hükümetini "suçlu" olarak nitelendirerek, vatandaşları hükümetin politikalarına karşı direnmeye çağırdı. "Katiller olmayın, bu suçlu hükümete karşı direnin." diyen Cassif, Gazze'deki sivil kayıpların ve yıkımın boyutlarına dikkat çekti.
Daha önce de tepki çekmişti
Ofer Cassif, İsrail ordusunun Nisan 2025'te Gazze'nin güneyindeki Rafah'ta gerçekleştirdiği saldırıda sağlık ekiplerini hedef almasını "soğukkanlı bir cinayet" olarak nitelendirmişti. Cassif, "Bu bir katliamdır. Sağlık ekiplerini öldürdüler, cesetleri gizlediler ve ardından yalan söylediler. Savaş suçlularının yeri demir parmaklıkların arkasındadır." demişti.
Cassif ayrıca, Batı Şeria'nın Cenin kentinde İsrail ordusuna karşı savaşan Filistinlileri "özgürlük savaşçıları" olarak tanımlamış ve Gazze'deki saldırılardan sorumlu kişilerin uluslararası mahkemelerde yargılanması çağrısında bulunmuştu.
Gazze'deki insanlık krizi
7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 174 binden fazla kişi hayatını kaybetti ya da yaralandı. Ayrıca 14 binden fazla kişi kayıp durumda. Cassif, bu durumu "insanlık dışı bir trajedi ve soykırım" olarak nitelendirerek, uluslararası toplumun harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.
Cassif'in bu açıklamaları, İsrail kamuoyunda ve uluslararası arenada geniş yankı uyandırırken, kendisi daha önce de benzer çıkışları nedeniyle Knesset'ten altı ay süreyle uzaklaştırılmış ve maaş kesintisi cezası almıştı.
