Hindistan'ın birçok kentinde, binlerce kişi İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının başlamasının ikinci yıl dönümünde büyük protestolar düzenledi. Yeni Delhi'de tarihi Jantar Mantar'da toplanan yüzlerce kişi, Filistin renklerinde atkılar ve yelekler giyerek "Hindistan finanse ediyor, Gazze yanıyor" yazılı pankartlar taşıdı. Yoğun sıcak altında saatlerce süren gösterilerde, İsrail-Hindistan bağlarının sonlandırılması talep edildi ve Filistin halkının yaşadığı zulümler anlatıldı.

Mumbai, Pune, Haydarabad ve diğer şehirlerde de yankı bulan bu protestolar, Hindistan'ın Ekim 2023'ten bu yana İsrail'in en güçlü müttefiklerinden biri olarak konumlanmasına bir tepki olarak yükseldi. Delhi, Birleşmiş Milletler'deki ateşkes kararlarından çekimser kalmış, uluslararası askeri ambargo çağrılarını göz ardı etmiş ve Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'ndaki (ICJ) soykırım davasına katılmayı reddetmişti.

Devlet desteği ve halkın tepkisi

Hindistan, son iki yıl içinde müttefiki İsrail'e savaş dronları, silah bileşenleri ve bombalar göndermenin yanı sıra, 20.000 Hint vatandaşını da Filistinli işçilerin yerine inşaat ve bakım sektörlerinde çalışmak üzere İsrail'e göndermişti.

Protestoların organizatörlerinden, Filistin ile Dayanışma İçindeki Hint Halkları grubundan Priyamvada Sharma, Narendra Modi liderliğindeki hükümetten İsrail ile ilişkileri kesmesini, Hint şirketlerinin İsrail firmalarından yatırımlarını çekmesini ve Filistin yanlısı aktivistlere karşı açılan tüm davaların geri çekilmesini talep ettiklerini belirtti. Aktivistler, İsrail'in soykırımına karşı çıkmaları nedeniyle defalarca dayak ve gözaltı ile karşı karşıya kaldıklarını ifade ediyor.

"Faşistler faşistleri destekliyor"

Protestocular, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun aşırı sağcı ideolojileri arasındaki bağlantıya dikkat çekerek, bu işbirliğinin mantıklı olduğunu dile getirdi.

Trump: Hamas mühim konularda anlaştı
Trump: Hamas mühim konularda anlaştı
İçeriği Görüntüle

22 yaşındaki protestocu Saniya Rehmani, "Faşistlerin faşistleri desteklediği aşikar" yorumunu yaparken, hükümetin duruşunun halkı temsil etmediğini savundu. Rehmani, "200 yıl sömürgeden kurtulmak için savaşmışken, hükümetimin başka birinin sömürgesini onaylamasına razı olmayacağım" dedi. Hint kontrolündeki Jammu ve Keşmir'den bir öğrenci olan Syed Hadi ise, kendi geçmişi nedeniyle Filistinlilerin mücadelesiyle bağ kurabildiğini belirterek, bu tür protestolara katılmanın "ahlaki yükümlülükleri" olduğunu ifade etti.

Son günlerdeki gösterici sayısının İtalya ve İspanya'daki seferberliklere kıyasla daha mütevazı olmasına rağmen, aktivistler, Hindistan'ın İsrail'e verdiği desteğe karşı kitlesel bir hareketin momentum kazandığını ve Delhi'deki gösterilerin şu ana kadarki en büyük gösterilerden biri olduğunu belirtiyor.

Soykırıma suç ortaklığı tartışmaları

Protesto hareketinin büyümesi, Hindistan'ın soykırıma olan suç ortaklığı iddiaları hakkında giderek daha fazla sorunun sorulmasına neden oluyor. Kısa süre önce Centre for Financial Accountability (CFA) tarafından yayımlanan bir rapor, Hint şirketlerinin ve devlete ait teşebbüslerin İsrail'in savaş ekonomisini yatırımlar ve ortaklıklar yoluyla desteklediğini ortaya koymuştu. Raporda, Hint firmalarının İsrail savunma üretimi, gözetleme teknolojisi ve tarım projeleriyle bağlarının arttığı, bu bağların Gazze'deki askeri operasyonlar ve Batı Şeria'daki yerleşim projeleri için merkezi önem taşıdığı iddia edilmişti.

daily ummah