Hamas'ın önde gelen liderlerinden ve Yurt Dışı Sorumlusu Halid Meşal, Al Jazeera televizyonunda yayınlanan "Mevazin" programına konuk olarak Gazze'de 2 yıldır süren savaşın bilançosunu, ateşkes müzakerelerindeki kırmızı çizgilerini ve gelecek vizyonunu anlattı. Meşal, özellikle silahsızlanma baskılarına karşı tarihsel örneklerle çok sert bir tutum sergiledi.
"Sorumlulukla hareket ettik"
Trump planının açıklanması ve BMGK kararına dönüşmesi sürecine değinen Meşal, "Hamas ve Filistin ulusal iradesi, savaşı durdurmak adına yeterli sorumluluk ve esneklikle hareket etmiştir. Çünkü halkımıza ve ailelerimize karşı sorumluluğumuz budur. Savaşın Gazze'ye dönmemesi ve insanların nefes alabilmesi için disiplinle hareket etmeye devam ediyoruz" dedi.
"Silahı almak, ruhumuzu almaktır"
Meşal, ikinci aşama görüşmelerinde dayatılan "silahsızlanma" şartına net bir dille karşı çıktı: "Netanyahu ve benzerleri silahı elimizden almak istiyor. Bu, halkımızın kültüründe reddedilen bir durumdur. Filistinli için silahının alınması, ruhunun sökülüp alınması demektir. İşgal ile tecrübemiz şudur ki; Filistinlinin silahı alındığında Sabra ve Şatilla gibi katliamlar gelir. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Biz silahımızla gurur duyarız."
Uzun süreli ateşkes ve "görünmez silah" formülü
Silahsızlanmayı reddeden Meşal, buna karşılık "mantıklı ve pratik" bir çözüm önerisi sundu: "Biz, İsrail işgal savaşının Gazze'ye dönmeyeceğine dair garantiler içeren bir tablo oluşturabiliriz. Bu silah muhafaza edilir; kullanılmaz ve gösteriş malzemesi yapılmaz. Gerçek bir garanti teşkil etmesi amacıyla uzun süreli ateşkes fikrini sunduk. Direniş, askeri tırmanış olmayacağına dair garantiler sağlayan öneriler sunmaktadır."
"Sınırda uluslararası güce 'evet' deriz"
Meşal, uluslararası güçlerin konumu hakkında da kritik bir ayrım yaptı: "Sınırlarda, Gazze ile İşgal'i birbirinden ayıran UNICEF veya benzeri BM güçleri gibi Uluslararası İstikrar Güçleri'nin bulunmasında bizim için bir sakınca yoktur. Ancak bu güçlerin Gazze içine girmesi kabul edilemez."
Türkiye, Katar ve Mısır garantör olabilir
Garantörlük mekanizmasına değinen Meşal, "Katar, Mısır, Türkiye ve diğer ülkeler; Gazze'den herhangi bir askeri tırmanış gelmeyecek şekilde Gazze'yi ve Hamas'ı garanti altına alabilirler. Ancak sorun bizde değil; sorun İsrail'in Gazze halkına yönelik tırmanışında ve şiddetindedir" ifadelerini kullandı.
"Gazze halkı yaşama aşıktır"
Gazze halkının iradesini öven Meşal, "Gazze halkı yücedir. Direnişte ne kadar ustalaştılarsa, yaşama iradesine de o kadar aşıktırlar. Enkazdan ve ağır acılardan çıkan Gazze, üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. Gazze'nin gelecek stratejisi, toparlanmak ve hayatı yeniden inşa etmek için kendisiyle meşgul olmaktır" dedi.
"İsrail'in gerçek yüzü ifşa oldu"
Meşal, savaşın küresel etkilerine de değindi: "İki yıl içinde İsrail'in çirkin yüzü açığa çıktı. Bugün birçok ülke İsrail'in açıkça soykırım yaptığını söylüyor. Filistin davası dünyada eşi görülmemiş bir varlığa sahip. Amerikalı gençlerin %51'i sadece davayı değil, Hamas'ı ve direnişi destekliyor. Bu yeni ve büyük bir kazanımdır."

