Gazzze'deki Filistinli öğrencilerin İngiltere'deki üniversitelere kabul edilmesine yönelik engelleri aşmak amacıyla başlatılan 'Gaza40 Kampanyası', 40'tan fazla öğrenci için vize süreçlerinin kolaylaştırılmasını talep ediyor. Kampanya, İngiltere hükümetine yönelik baskı oluşturarak, Filistinli öğrencilerin eğitim haklarının korunmasını hedefliyor.
Kampanyanın öncülerinden biri olan Baraah, “Bu kampanya sadece vizelerle ilgili değil. Bu, onur meselesi.” diyerek, Gazze'deki gençlerin eğitim hayallerinin yok olmasına karşı durduklarını vurguladı. 2023'te başlayan İsrail savaşının ardından, Gazze'deki konsolosluk hizmetlerine erişim neredeyse imkansız hale geldi. Öğrencilerin vize başvurusu yapabilmesi için gereken biyometrik veri hizmetleri, savaş nedeniyle kapalı durumda.
Leen, kampanyadan etkilenen öğrencilerden biri olarak, “Biz iyilik istemiyoruz; işleyen, güvenli ve acil bir çözüm istiyoruz.” dedi. Gazze'deki yükseköğretim kurumlarının en az 20'sinin zarar gördüğü belirtilirken, 16,000'den fazla öğrencinin bu çatışmalarda şehit olduğu ifade ediliyor.
Kampanyaya destek veren öğrenci grupları, İngiltere'deki 111 üniversiteden 1,400'den fazla imza toplayarak, hükümete çağrıda bulundu. Açık mektupta, “Ukraynalı ve Afgan öğrenciler için daha önce benzer muafiyetler sağlanmışken, Filistinli öğrencilere benzer bir muafiyetin verilmemesi ayrımcı bir muamele anlamına geliyor.” denildi.
Manar, iki kez doktora bursu kazanmış bir öğrenci olarak, “Evimiz tamamen yok oldu. Her denemem savaş, yerinden edilme ve sınır kapılarının kapanmasıyla engellendi.” diyerek durumunu aktardı.
Kampanya, Filistinli öğrencilerin hikayelerini duyurmak ve İngiltere'deki yasama organlarını etkilemek amacıyla geniş bir dayanışma ağı oluşturdu. Bu süreçte, Gazze'nin gençlerinin hala hayallerinin peşinden koştuğunu ve eğitim hakları için savaştıklarını vurgulayan Sanaa, “Biz silinmeyeceğiz.” dedi.
Gaza40 Kampanyası, Filistinli öğrencilerin eğitim haklarını savunmak ve uluslararası toplumun dikkatini çekmek için önemli bir adım olarak öne çıkıyor.