Filistin Yönetimi'ne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar İşleri Kurumu, bugün (Çarşamba) yaptığı bir açıklamayla, kurum avukatlarının işgal altındaki Filistin’in güneyindeki Negev Çölü Cezaevi’nde (Sijn al-Naqab) ziyaret ettiği mahkumların yaşadığı "felaket düzeyindeki insani ve sağlık koşullarını" gözler önüne serdi. Kurum, cezaevi yönetiminin uyguladığı kasıtlı ihmal ve sistematik baskı politikasının mahkumların hayatını tehlikeye attığını bildirdi.
Korkunç hijyen ve yetersiz beslenme
Kurumun aktardığı bilgilere göre, mahkumlar cezaevindeki ciddi hijyen eksikliği ve temizlik malzemelerinin tehlikeli boyutlara ulaşan yetersizliği nedeniyle cilt hastalıklarının yaygınlaşmasından muzdarip. Cezaevi İdaresi'nin, mahkumları en temel sağlıklı yaşam gerekliliklerinden bile mahrum bıraktığı belirtildi. Ayrıca, mahkumlara verilen yemeklerin hem miktar olarak az hem de kalitesiz olduğu, hatta "insan tüketimine uygun olmadığı" ifade edilerek, bu durumun mahkumların günlük çilelerini daha da artırdığı kaydedildi.
Sistematik şiddet ve tıbbi ihmal
Raporda, İsrail'e ait baskı birimlerinin mahkumların odalarına yönelik vahşi baskınlarını sürdürdüğü, mahkumlara şiddet uyguladığı ve kişisel eşyalarına el koyduğu belirtildi. Bu eylemlerin, sürekli bir terör politikası çerçevesinde yapıldığı vurgulandı. En ciddi sorunlardan biri ise, sağlık durumları kötüleşmesine rağmen mahkumlara gerekli tıbbi tedavinin sağlanmaması ve tedavi haklarının ellerinden alınması.
Acil uluslararası müdahale çağrısı
Kurum, açıklamasını Negev Cezaevi'ndeki durumun vahametine dikkat çekerek sonlandırdı ve uluslararası kuruluşlardan ve insan hakları örgütlerinden bu tırmanan ihlallere son verilmesi için acil müdahale talep etti. Aynı zamanda, Filistinli esirlerin can güvenliği ile fiziksel ve psikolojik sağlıklarından tamamen işgal makamlarının sorumlu tutulması çağrısında bulundu.
Filistin Esirler Kulübü tarafından yayınlanan güncel rakamlara göre, İsrail hapishanelerindeki Filistinli mahkum sayısı 9 bine ulaşmış durumda. Bu mahkumlar arasında 3 bin 700 idari tutuklu (hakkında herhangi bir suçlama olmaksızın tutulan), 450 çocuk ve 53 kadın bulunuyor.