Çin yönetiminin baskısı altındaki Doğu Türkistan'da (Sincan Uygur Özerk Bölgesi) Uygur Türklerinin dini ve kültürel varlıklarına yönelik sistematik imha politikaları, bölgeyi ziyaret eden bir Türk seyyahın kayıtlarıyla dünya kamuoyuna bir kez daha sunuldu.

Türk seyyahın görüntülediği en çarpıcı olaylardan biri, Kaşgar şehrinde bulunan tarihi bir caminin işgalci güçler tarafından tamamen dönüştürülmüş olması. Görüntülerde, bir zamanlar ibadethane olan bu kutsal mekanın, alkollü içeceklerin servis edildiği bir eğlence mekânı (bar/dans kulübü) olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Bu durum, Çin'in Uygur inancını ve kimliğini ortadan kaldırmaya yönelik kasıtlı kültürel asimilasyon ve aşağılama stratejisinin somut bir örneği olarak yorumlandı.

Öte yandan, Uygurların yoğun yaşadığı Turfan kentinde de benzer bir vahşet yaşanıyor. Turfan'daki Tuyok (Tuyuq) köyünde bulunan tarihi bir caminin kapalı tutulduğu ve ibadete izin verilmediği belirlendi. Seyyahın aktardığına göre, bu cami işgal altında tutuluyor ve Müslümanların namaz kılması engelleniyor. Urumçi şehir merkezinde yer alan bir mescit olarak kullanılan binanın ise akıl almaz bir şekilde halk tuvaletine dönüştürüldüğü tespit edildi.

Gazze sağlık sisteminin yeniden inşa maliyeti 7 milyar dolar
Gazze sağlık sisteminin yeniden inşa maliyeti 7 milyar dolar
İçeriği Görüntüle

Türk seyyah, bölgedeki trajediyi belgelemeye çalışırken aynı zamanda Turfan'da kurulan toplama kamplarını da uzaktan görüntülemeyi başardı. Kampların varlığı ve bu tesislerde tutulan Uygur Türklerinin yaşadığı hak ihlalleri, uluslararası insan hakları kuruluşlarının yıllardır dile getirdiği "kültürel soykırım" iddialarını teyit eder nitelikte.

Bu görüntüler, işgalci Çin yönetiminin "terörle mücadele" adı altında yürüttüğü politikaların dini inançları ve tarihi mirası yok etme amacını taşıdığını gösterirken, uluslararası toplumun Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerine karşı daha güçlü bir tavır sergilemesi çağrısını bir kez daha gündeme getirdi.

Daily Ummah