Küresel Sumud Filosu'nun aktivistlerinden Ayçin Kantoğlu, işgalci İsrail'de yaşadığı gözaltı sürecine dair sarsıcı detayları paylaştı. Kantoğlu'nun ifadesine göre, limana ulaştıklarında beklemedikleri bir durumla karşılaştılar: Kendilerini karşılayan ekipte, oldukça iyi Türkçe konuşan bir kişi vardı.

Kantoğlu, bu kişinin kendilerine önce nereden geldiklerini sorduğunu, ardından ise "Nerede olduğumuzu sordular. 'Neredeyiz?' diye sorduğumda, 'İsrail'desiniz, artık Gazze filan yok!' dediler." sözleriyle, durumun ciddiyetini o an anladıklarını belirtti. Karşılaşmadaki bu Türkçe konuşan yetkili detayı, gözaltı sürecinin başlangıcında aktivistler için şok edici bir an oldu.

Hayvan kafeslerinde açlık ve susuzluk

Gözaltına alınan aktivistler, akşam saatlerinde İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir'in de geldiği bir mekânda tutuldular. Kantoğlu, yaşadıkları ağır koşulları şu sözlerle anlattı: "Bizi hayvan kafeslerine kapatmışlardı, dar alanlarda kalmaya zorlandık."

Kaldıkları alanlardaki duvarlarda gördükleri manzara ise psikolojik baskının boyutunu gözler önüne serdi. Kantoğlu'nun anlatımına göre, duvarlarda Arapça kanla yazılmış yazılar vardı; "Anneler çocuklarının isimlerini yazmıştı."

İnsanlık dışı muameleler bunlarla sınırlı kalmadı. Aktivistlere su verilmedi. Kantoğlu, "Su vermediler, 'tuvaletten için' dediler." diyerek yaşadıkları iğrenç teklifi aktardı. Toplamda 36 ila 40 saat boyunca aç bırakıldıklarını da sözlerine ekledi.

Greta Thunberg'e kötü muamele ve çıplak arama

Aktivistler arasında yer alan tanınmış iklim aktivisti Greta Thunberg'e de kötü muamele yapıldığını belirten Kantoğlu, "Greta Thunberg'e çok kötü muamele yapıldı." ifadesini kullandı.

Gözaltı süresince en ağır ihlallerden biri de çıplak aramaya maruz kalmalarıydı. Kantoğlu, "Çıplak aramaya da maruz kaldık." diyerek, bu onur kırıcı uygulamanın da yaşandığını doğruladı.

MSÜ'de yeni dönemin ilk dersi Filistin
MSÜ'de yeni dönemin ilk dersi Filistin
İçeriği Görüntüle

daily ummah