Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde, yerinden edilmiş ailelerin sığındığı derme çatma çadırlarda yaşanan insanlık dramı, bu sabah 8 aylık bir kız bebeğin şehadetiyle derinleşti. Tıbbi kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Rahaf Ebu Cezar adlı bebek, ailesiyle birlikte kaldığı çadırın içinde, bölgeyi etkisi altına alan şiddetli soğuk hava dalgası ve ısıtma imkanlarının tamamen yokluğu nedeniyle şehit oldu.
Bölgeyi vuran güçlü alçak basınç sistemi ve dün (Çarşamba) erken saatlerde başlayan sağanak yağışlar, on binlerce Filistinlinin sığındığı çadırları sular altında bıraktı. Sel sularının bazı çadırların içinde 40 santimetreyi aşması, yerinden edilmiş yüz binlerce ailenin tek sığınağını kullanılamaz hale getirdi.
Rahaf bebeğin şehadeti, sadece soğuktan değil, aynı zamanda temel yaşam malzemelerinden yoksun, yırtık pırtık çadırların yağmur ve rüzgara karşı hiçbir koruma sağlamadığı bu tehlikeli insani koşulların bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Çaresizliğin çığlığı: "Kurtarın bizi!"
Mülteciler, eşyalarının sulara gömülmesi ve soğuktan korunma imkanlarını kaybetmeleri üzerine yetkililere ve uluslararası topluma acil yardım çağrısında bulundu. Sivil Savunma ekiplerine ve uluslararası kurumlara yapılan yardım çığlıkları, bölgede geçici barınak sağlanması yönünde acil adımlar atılması talebini yineliyor.
7 Ekim 2023'ten bu yana süregelen ve ABD-Avrupa desteğiyle gerçekleştiği belirtilen saldırılar, Gazze Şeridi'nde soykırıma yol açtı. Uluslararası Adalet Divanı'nın durdurma kararlarına rağmen devam eden bu süreçte, 241 binden fazla Filistinli şehit oldu veya yaralandı; kayıp sayısı ise 11 bini aştı.
Tüm bunlar, yüz binlerce insanın yerinden edilmesine, açlığa bağlı ölümlere (özellikle çocuklar arasında) ve Gazze'nin büyük bir bölümünün haritadan silinmesine neden olan kapsamlı yıkıma eklenmiştir. Rahaf bebeğin şehadeti, Gazze'deki en savunmasız kesimin, yani çocukların, hem askeri operasyonların hem de insani krizin ağır yükünü omuzladığını gösteren yeni ve yürek burkan bir kanıt oldu.
