Filistin davasını sanatı aracılığıyla dünyaya anlatan en güçlü seslerden biri olan Muhammad Bakri, 72 yaşında hayata gözlerini yumdu. Ailesi tarafından yapılan açıklamada, Bakri'nin bir süredir kalp rahatsızlığıyla mücadele ettiği ve Nahariya kentindeki bir hastanede durumunun ağırlaşması üzerine vefat ettiği duyuruldu.
"Cenin, Cenin" belgeseliyle iz bıraktı
Bakri, özellikle 2002 yılında çektiği "Cenin, Cenin" belgeseliyle uluslararası alanda büyük ses getirmişti. İşgalci İsrail ordusunun Batı Şeria’daki Cenin mülteci kampına düzenlediği ve onlarca sivilin ölümüyle sonuçlanan askeri harekatı tanıkların ağzından anlatan film, İsrail'de yıllarca süren hukuk mücadelelerine ve sansür girişimlerine konu olmuştu. 2021 yılında bir İsrail mahkemesi filmin ülkede gösterimini tamamen yasaklamış olsa da Bakri, geri adım atmayarak şu sözleri söylemişti:
"İşgal ordusunun işlediği insanlık dışı suçları ifşa etmek için bu filmi bugün olsa yine çekerdim. Bu, işgalin duymak istemediği gerçeğin ta kendisidir."
Sanatla geçen bir ömür
1953 yılında Celile’nin Biina köyünde doğan Bakri, Tel Aviv Üniversitesi'nde Arap Edebiyatı ve Tiyatro eğitimi aldı. Kariyerine 1983 yılında Costa-Gavras’ın "Hanna K." filmiyle adım atan usta sanatçı, 40 yılı aşkın kariyeri boyunca 43 yapımda oyuncu, yönetmen ve yapımcı olarak görev aldı. 1998'de çektiği "1948" belgeseliyle Nakba (Büyük Felaket) sırasında yaşanan etnik temizliği tanıklıklarla kayıt altına aldı.
Mirası çocuklarında yaşıyor
Sadece bir yönetmen değil, aynı zamanda dünya çapında sahne alan bir tiyatro oyuncusu olan Bakri; Hollanda, Belçika, Fransa ve Kanada gibi ülkelerde performans sergiledi. Muhammad Bakri; eşi Leyla ve aralarında Saleh, Ziad ve Adam gibi kendisi gibi oyuncu olan altı çocuğuna onurlu bir sanatsal miras bırakarak aramızdan ayrıldı.
Usta sanatçının vefatı, hem Filistin halkı hem de dünya sinema camiası için büyük bir kayıp olarak nitelendiriliyor.