Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ve 28 Kasım 2025 Cuma günü yurt genelindeki camilerde okunan hutbenin ana teması, İslam ahlakının en yüksek mertebelerinden biri olan îsâr (diğerkâmlık) oldu. Hutbede, Müslümanların Allah rızasını gözeterek bencillik, cimrilik ve kıskançlık gibi kötü hasletlerden arınmaları gerektiği belirtildi.
Îsâr: Başkasını kendinden üstün tutmak
Hutbede îsâr, "yalnızca Allah’ın rızasını gözeterek insanların ihtiyaçlarını imkânımız nispetinde karşılamaya gayret göstermek" ve "kendimizi düşündüğümüz kadar hatta daha da fazla başkalarını düşünmek" olarak tanımlandı. Bu fedakârlık anlayışının kapsamı geniş bir yelpazede ele alındı:
-
Aile ve toplum: Anne-babanın, eş ve çocukların gönüllerini hoş tutmak.
-
Engelli kardeşler: Onlara hayatı kolaylaştırmak, göremeyenin gözü, yürüyemeyenin ayağı olmak.
-
Küresel yardım: Yanı başımızdaki komşuların yanı sıra, Gazze'deki mazlum kardeşlerin maddi ve manevi olarak yanında durmak.
-
Zirve noktası: Din, vatan ve mukaddesat uğruna yeri geldiğinde canı feda etmek.
Hutbede, bu ahlakın en güzel örneklerinin, “Biz size Allah için ikram ediyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz.” ayetinin tecellisi olan Peygamber Efendimiz (s.a.s) ve Sahabe-i Kiram'ın hayatlarında görüldüğü belirtildi.
Trafik ve toplumsal yaşamda ibretlik durumlar
Cuma hutbesi, bireysel fedakârlığın toplumsal hayata yansıyan sorunlu yönlerine dikkat çekerek çarpıcı bir özeleştiri çağrısı yaptı. Sevgili Peygamberimiz'in, “Kendiniz için istediğinizi mümin kardeşiniz için de istemedikçe gerçek anlamda iman etmiş olamazsınız.” hadisi hatırlatıldıktan sonra, günümüzdeki bazı davranışlar eleştirildi:
-
Trafik sorunları: Birbirine ikram için yarışanların, trafikte yol vermemesi, ambulans ve itfaiye geçişini engellemesi, emniyet şeridini ihlal etmesi.
-
Komşu hakları: Çocuklarını uyuturken fısıltıyla konuşanların, yüksek sesle müzik açarak komşularını rahatsız etmesi.
-
Ticari ahlak: Kendisi için sağlıklı gıda arayanların, sattığı malın kusurunu gizlemesi, son kullanma tarihi geçmiş ürünlerin etiketini değiştirmesi ve helal-haram hassasiyetini kaybetmesi.
-
Toplu taşıma: Hasta, hamile ve yaşlıları öteleyerek kendi konforunu öncelemek.

Hutbe, Müslümanları “İyilik ve takvâ hususunda yardımlaşın” ilahi davetine icabet etmeye ve hayatı birbirlerine yaşanılır kılmaya çağırdı. Îsâr ahlakının gereğinin, her yüreğe huzur ve mutluluk ulaştırmak, "bir yetimin duasında, bir garibin tebessümünde yer almak" olduğu belirtildi.
Hutbe, Peygamber Efendimiz’in (s.a.s), “Kul, kardeşinin yardımında olduğu sürece, Allah da onun yardımcısı olur.” hadis-i şerifi ile sona erdirildi.


