Katil İsrail'in iki yıllık yıkıcı saldırıları sonrasında ilan edilen ateşkese rağmen, Gazze Şeridi'ndeki insani durum iyileşmek yerine derinleşiyor. İnsani yardım kuruluşları, kış aylarının yaklaşması ve bombardıman sonucu evlerini kaybeden 2.3 milyon Filistinlinin çaresizliği karşısında, bölgeye ulaşan yardım miktarının ciddi ölçüde yetersiz kaldığı uyarısında bulundu.
BM Dünya Gıda Programı (WFP) sözcüsü Abeer Etefa, durumu "zamana karşı yarış" olarak nitelendirerek, İsrail'in kısıtlamaları nedeniyle günde 600 tır olması gereken yardım akışının hala sağlanamadığını belirtti.
WFP'ye göre ihtiyacın sadece yarısı içeri girebilirken, Filistinli ajansların şemsiye grubu, genel yardım miktarının beklenen düzeyin sadece yüzde 25 ila 30'u arasında kaldığını kaydetti. Gazze'deki yerel yönetim, günlük sadece yaklaşık 145 tırın teslimat yapabildiğini ifade ediyor.
Kış geliyor, çadırlar yıprandı
Han Yunus'ta yıpranmış bir çadırda yaşayan 52 yaşındaki Manal Salem, "Durum vahim. Ne doğru düzgün çadır, ne doğru düzgün su, ne doğru düzgün yiyecek, ne de doğru düzgün para var," diyerek kışın yaklaşmasından duyduğu korkuyu dile getirdi.
Norveç Mülteci Konseyi (NRC) Sözcüsü Shaina Low, 1.5 milyon insanın barınağa ihtiyacı olmasına rağmen, çadır ve branda gibi büyük hacimli yardım malzemelerinin İsrail'in onayını beklediğini belirtti. Gazze'deki yerleşim yerlerinin yakınındaki yüzlerce ton çöp ve su baskını riski, sağlık risklerini de artırıyor.
Yetersiz beslenme ve kısıtlanan gıdalar
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) verilerine göre, ateşkesten sonra gıdaya erişimde bazı iyileşmeler olsa da, taranan çocukların onda birinin hala akut yetersiz beslenme yaşadığı bildirildi (Eylül'de bu oran %14 idi). OCHA, 1.000'den fazla çocuğun ise en şiddetli yetersiz beslenme formunu gösterdiğini kaydetti.
WFP'den Etefa, hanelerin büyük çoğunluğunun sadece tahıl ve kuru gıda tükettiğini, et, yumurta, sebze ve meyve gibi besin çeşitlerinin son derece nadir tüketildiğini ekledi.
Ayrıca, Gazzelilerin %60'ından fazlası yemek pişirmek için atık yakmak zorunda kalıyor, bu da yakıt eksikliği ve artan sağlık riskleri nedeniyle insani çabaları engelliyor. İsrail, bu insani felaket devam ederken bile Hamas'ı yiyecek çalmakla suçlamakta, ancak bu iddialar Filistinli gruplar tarafından reddedilmektedir.