Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, aday ülkelerden panelistlerin katılımıyla düzenlenen ilk "Genişleme Forumu"na gönderdiği video mesajında, AB'nin genişleme politikasının stratejik önemini vurguladı.
Von der Leyen, küresel sistemde yaşanan belirsizliklere işaret ederek:
"Jeopolitik belirsizliklerin yaşandığı dönemlerde genişleme, barış için sadece bir tercih değil, aynı zamanda ortak güvenliğimiz ve özgürlüğümüze yapılan bir yatırımdır."
Komisyon Başkanı, üyeliğin kolay bir yol olmadığını, pek çok reform ve AB müktesebatına uyum gerektirdiğini ancak getirilerinin de çok olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin uyumu düştü, ancak işbirliği şart
Forum kapsamında konuşan AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, genişlemenin jeopolitik bir zorunluluk olduğunu söyledi. Kallas, Türkiye'nin adaylık süreci hakkındaki soruyu yanıtlarken, "Son genişleme raporunda Türkiye'nin dış ve güvenlik politikası uyumu yüzde 6'dan yüzde 4'e düşmüştür," bilgisini paylaştı.
Ancak Kallas, Türkiye'nin AB için hayati rolünü vurguladı:
"Değişen dünyada birçok açıdan Türkiye'ye ihtiyacımız olduğu ve onlarla işbirliği yapmamız gerektiği de açıktır."
Kallas, Türkiye ile Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi süreci gibi konulardaki ortak projelerin AB için önemli olduğunu kaydetti. Kallas, AB'nin, Türkiye'deki iç politika konularında değerleri gündeme getirmeyi sürdürürken, işbirliği yapılabilecek alanlarda çıkarları dengelemeye çalıştığını ifade etti.
Hızlı ve kararlı eylem çağrısı
AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Marta Kos, "Genişlemeyi genişletmenin zamanı geldi," diyerek, günümüz dünyasının AB'ye hızlı ve kararlı hareket etme zorunluluğu getirdiğini vurguladı. Kos, aksi takdirde Birliğin "kendi kıtasındaki güvenlik ve istikrarı kaybetme riskiyle" karşı karşıya kalacağını belirtti.
Savunma ve Uzaydan Sorumlu Üye Andrius Kubilius ise, genişlemenin sadece aday ülkeler için değil, aynı zamanda AB'nin güvenliği ve savunması için de hayati öneme sahip olduğunu söyledi.